17 Eylül 2011 Cumartesi
Ben Geldiiim...
Ankara'da anne ve babayla özlem giderdiğim, bu yaşta hala şımartılabildiğim, ara sıra hala azarlanabildiğim, sevdiğim yemeklerin yapıldığı ve kanepede uyuya kaldığım da üzerime pike örtüldüğü bir evdeydim. Baba evindeydim...
Gittiğimin ikinci günü bir hastalandım. Buna annem pek üzüldü diyemiyeceğim. Çünkü hiç gezemedim. Dizinin dibinde oturdum hep. Annemlere çok yakın olduğu için biraz yedinci caddede dolandım o kadar.
Bugün de sevdiğim tren yolculuğuyla evime geldim. Bir kere olsun Ankara İstanbul'u trenle gidin. Ama bir kere mutlaka. Tamamı hızlı tren olmadan. Henüz Eskişehir'de klasik trene aktarma yapılıyor. İşte ben onu seviyorum.
Yerinizi cam kenarından alın. Mümkünse bayram seyran olmasın. Hatta haftasonu da olmasın... Yanınızda müzik çalarınız da olmasın. Trenin o kendine has takırtıları eşliğinde pencereden gelip geçen her tonda yeşili, ağaçları, çiçekleri, mısır tarlalarını, buğday tarlalarını, bazen tepeleri, bazen kıvrılan dereleri, o güzel ve yalnız istasyon binalarını izleyin. Kendinizle sohbete dalın derinden. Zaman geçsin. Akşam üstü birden deniz çıksın karşınıza. Güneş ışıklarını serpmiş olsun denize ve siz onu özlemiş olun.
Ve İşte İstanbul... Bir kere de böyle gelin...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
18 yorum:
Bir dahaki sefere kesin trenle geleceğim. Öyle bir imrendirdin ki:))
Bu arada hoşgittin evine...
Bencede öyle yap Leylakcığım. Restaurata gidip bira ve patates tava söylemeyide unutma:)))
Hoşgeldiniz. ne güzel anne babanızla hasret gidermişinizdir. çocukken seyahatlerimiz hep trenle olurdu.çok severdim:)
Hoşbulduk Hülya'cığım. Evi de özlemişim sizleride...
Özletmiştiniz:)
O kadar güzel bir anlatımdı ki , hayranlıkla , hevesle okudum.Bir an o trende cam kenarında oldum...biliyorsunuz benim de hayallerimden biri karda Eskişehire trenle inşallah!
Bir de baba evini ''uyuyakalınca üzerimin örtüldüğü yer ''tasviriyle ne hoş anlatmışsınız...
Hoşgeldiniz!
Hoş geldin Mihribancım... Bizim de Eskişehir'e trenle yolculuk planımız var...
Natali-Karda gitmiştim bir kere. Sıcacık trende çok hoş oluyor.
Lale- Hoşbulduk. Hepinizi ve tabi bloklarınızı da çok özlemişim.
ben öğrenciliğim esnasında 5 sene İstanbul dan Sakarya ya trenle gidip geldim, yani tatil ve haftasonlarında. tren yolculuğunu hiç bir yolculuğa değişmem, çok severim, ama ankaradan istanbula tren yolculuğu hiç yapmadım, denemek lazım. (:
bu arada kelime doğrulama var sitenizde, ayarlardan kaldırsanız süper olur. (:
Hoşgeldin,
bende severim tren yolculuğnu ama en uzun mesafem Sapanca:))
Baba evi!!!
çok özledim, çoook özledim. Asla yanlarına gidince onlardan ayrılma, acizane tavsiyem,:(
Hoşgeldin arkadaşım özlemiştik seni biz bıraktığın gibi aynı tas aynı hamam seni bekledik.Hastalanmana üzüldüm ama annen adına sevindim. İnşallah birgün kısmet olurda yolumuz düşerse trenle seyahat ederiz .
NE GÜZEL..
BİR GÜN HİÇ BİNMEDİĞİM !
HİÇ DENEMEDİĞİM o yOLCULUĞU yapmak ümidiyle....
Hoş geldin yorgun hüznün HOŞ arkadaşı.:)
budapeşte den prag a 8 saatlik yolculuğu trenle yapmıştım;bayıldım, öldüm, harikaydı diyemeyeceğim ama ...:)güzeldi sadece.
Swotpisces,Yaşamın Kıyısında,Mevdoş,Bir dut masalı,Sıradan bir balık, hepinize teşekkürler ve sevgiler...
hosgeldin:)
tren ve araba yolculugu cok severim
bir kere boyle sonbaharda montreal toronto yapmistim trenle cok guzledi :)
Trenle yolculuk yapmak en sevdiğim yolculuklardan :) Ve evet cam kenarı apayrı.
ooo var ya ben ankarada öğrenciyken hep trenle giderdim. bilmez miyim :))
Hoşgitmişsin. Leylak Dalımın dediği gibi. Ankara'dan.
Hay allah garip bir yorum oldu ohhh gitti ankaradan demiş gibi haha:)) Evde olmak iyidir o bakımdan.
Yorum Gönder